[ads1]Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin giderek hız kazandığı günümüzde, hayatımızın her alanında kendisini sıkça hissettiren internet artık sıkı sıkıya bağımlı kaldığımız bir hastalık haline geldi. İnternet bağımlılığı hastalığının temelinde teknoloji okur yazarlığı ve buna bağlı olarak beliren teknoloji eksikliğinden korku duyma ve teknolojisiz bir hayat düşünememenin getirdiği kaygı ve endişe olduğu belirtilmekte. Amerikan Psikiyatri Derneği (American Psychiatric Association) tarafından verilen tanıma bağlı olarak “internet bağımlılığı“, bireyin günlük yaşamı içerisinde kendisinin ayrılmaz bir parçası olarak hissettiği teknolojik ürünlere olan aşırı düşkünlüğü şeklinde tarif edilmektedir. Dünyada ilk olarak 1995 yılında Ivan Goldberg tarafından ortaya atılan bu olgu psikiyatri literatüründe sigara, içki ve kumar bağımlılığı gibi hastalıklarla aynı kategoride yer almaktadır.
Teknolojinin getirdiği yenilikleri anında kendi hayatına uygulayan bireylerin kısa süre içerisinde oluşturdukları kendi iç dünyalarıyla ayrılmaz ilişkiler kurdukları teknolojik ürün ve internet bağımlılığının altında, çok eskilere dayalı genetik ve fizyolojik etkenlerin de olduğu belirtilmekte. İlk olarak radyo ve televizyon bağımlılığıyla başlayın giderek değişen teknolojik gelişmelere paralel olarak çağın getirdiklerine doğru artan bir eğilimle süre gelen “internet bağımlılığı” yalnızca internetle sınırlı olmamakta aynı zamanda;
- Telefonla sürekli konuşmak
- SMS yazışmaları
- iPod bağımlılığı
- Aşırı derecede internet kullanımı
- Oyun merakı
gibi farklı şekillerde de karşımıza çıkmaktadır. Uzmanlara göre internet hayatı kolaylaştırdığı gibi psikolojik olarak kendisine bağımlılık yaratmaktadır. Bunun en büyük nedeni maddi sosyal ortadam ilişkilerin giderek zayıflaması ve bireyin kendisine internet ortamında yeni bir benlik kazandırma ihtiyacından ileri gelmektedir. Zamanla kopan sosyal ilişkiler beraberinde içe kapanıklık ve asosyal psikolojik davranışları beraberinde getirmektedir. Normal hayatta hiçbir başarı elde edememiş bireylerin sanal hayat yani internet ortamı üzerinde farklı kimliklerle birtakım eksik kalan egolarını tatmin edebildiği yapılan bilimsel araştırmalarla ortaya çıkmıştır. Sosyal izolasyon olarak isimlendirilen ve bireyin kendisini sosyal ortamdan tamamen soyutlayarak sanal sosyalliği tercih etmesiyle süre gelen bu bağımlılık biçimi beş farklı grupta sıralanabilmektedir. Bunlar:
- Sanal Seks Meraklıları: Tamamiyle cinsel isteklerini internet ağları üzerinden gidermeye çalışan ve genelde erkekler tarafından kullanılan erotik ve porno içerikli sayfalara olan bağımlılıktır.
- Arkadaş Arayanlar: Günlük hayatta asosyal yaşam biçimini tercih edip farklı kimlikler adı altında yalnızca boş zaman değerlendirmek için değişik platformlarda buluşan ve tanışan kişiler tarafından oluşturulan gruplardır. Bu platformlarda zaman geçiren bireyler kısa sürede bağımlı olup sanal dünya üzerinde farklı arkadaşlık ilişkileriyle çevrili bambaşka bir yaşam kurabilmektedir.
- Enformasyon Bağımlıları: Bu gruba dahil olan gençler genelde bilgiye aç ve internet ortamındaki her türlü yeni bilgiyi kapmaya çalışan bireylerden oluşmaktadır. Özellikle sosyal medya kullanıcıları, aynı bilgi için yüzlerce farklı kaynaktan yararlananlar farketmeden de olsa enformasyon bağımlılığı hastalığıyla karşı karşıya kalmaktadır.
- Çevrimiçi Kumarbazlar: Bu gruba dahil olanlar genellikle gelişmiş ülkedeki 30 yaş üzeri bireylerin oluşturduğu kumar ve iddia bağımlısı kişiler tarafından oluşturulmaktadır. Aslında temel amaç para kazanmaya yönelik de olsa bu esnada sosyal hayattan koparak farklı kimlikler altın online kumar sitelerine aşırı bağımlılığın görüldüğü bir hastalık olarak tanımlanmaktadır.
- Oyun Bağımlıları: Özellikle gençler tarafından tercih edilen bu gruba günümüzde ortaya yaş ve ileri yaş grupları da dahil olmuştur. Çoğu uydurma ve bilim kurgu senaryolara sahip online oyun platformlarında karakter geliştirmeye yönelik oyunlara karşı bağımlılığın olduğu gruplar olarak belirtilmektedir.
İnternet Bağımlılığı televizyon bağımlılığı gibi pasif bir eğlence kaynağı değildir. Televizyon bağımlılığında televizyon izleyiciye istediğini verir fakat internet bağımlılığında kullanıcı istediği bilgiye ulaşmakta ve istediğini takip etmekte özgürdür. Bu nedenle televizyon bağımlılığından büyük ölçüde ayrılmaktadır. Çoğu kullanıcının günlük hayatında oldukça pasif sosyal ilişkiler sergilediği yapılan araştırmalar sonucunda kanıtlanmı ve buna bağlı olarak internet ortamındaki sanal kimlikleriyle günlük hayatta elde edemedikleri başarıları sanal yaşantılarından elde edebildiklerinden ve kendilerine saygın bir çevre oluşturabilmelerinden dolayı internet bağımlılığı hastalığı çağımızın en sık karşılaşılan psikiyatrik sendromları arasındadır.
İnternet Bağımlılığının Tedavisi
Yaklaşık 15 yıl önce ortaya çıkan internet bağımlılığı tıpkı madde bağımlılığı gibi konusunda uzman psikiyatri klinikleri tarafından tedavi edilmektedir. Özellikle sosyalleşmeyi ve saygınlığı arttırıcı programlar sayesinde internetten tamamen kopmalarını sağlamaya yönelik tedavi yöntemleri Dijital Detoks olarak isimlendirilmektedir. İnternet bağımlısı bireylerin internet ortamından aniden koparılmalarının ardından çok çeşitli psiko depresif sonuçlar doğurabildiğini belirten uzmanlar özellikle tedavi süresince kararlı bir yol izlenmesini tavsiye etmektedir. Dr. Roger Laroche tarafından uygulanan ve 72 saat boyunca intertet ortamından tamamen uzaklaştırılan gençlerin tıpkı madde bağımlılarına benzer psikolojik tepkiler verdikleri, bazı depresif hareketlerde bulundukları belirtilmiştir.
Prof. Dr. Mansur Beyazyürek internet bağımlılığını çağın en büyük psikiyatrik hastalıklarından birisi olarak tanımlamaktadır. Bireyin sosyal ilişkilerini yalnızca internet ortamında sürdürdüğü ve depresyona girerek kendisini dış dünyadan soyutladığı olayların yanısıra özellikle uzak doğu ülkelerinde internet bağımlılığının bireyin hayatını kaybetmesine bile sebep olduğunu belirtilmektedir. Asosyalleşen bireylerin intihara yeltenebildi
[ads1]klerinin de altını çizen Prof. Dr. Mansur Beyazyürek özellikle bazı yaş gruplarında bu denli vakaların varolduğunu belirtmektedir.
Tüketici davranışı ve pazarlama araştırmacıları son dönemlerde yapılan araştırmalar sonucunda bireylerin bozulan teknolojik ürünlere olan tehamüllerinin eskisinden daha sert olduğu yönünde bir kanıya ulaşmışlardır. Bununla birlikte telefonunu ya da tablet bilgisayarını evde unutanların madde bağımlıları gibi benzer krizsel tepkiler verdikleride aşikardır. Çoğu pazarlama araştırmacısı kişilerin paralarını evde unutabildiklerini, fakat cep telefonları ve tabletlerini mutlaka yanlarında taşıdıklarını tespit etmiştir. Avrupa ve Amerika’da internet bağımlılığının tedavisi için kliniklerin olduğu ve yaklaşık 4 haftalık bir tedavi sürecinin ardından hastaların günlük hayatlarına devam edebildikleri belirtilmektedir. İnternet bağımlısı bireylerin çoğu yakalandıkları tehlikenin farkında olmadan hem bedensel hem de zihinsel birçok işlev bozukluklarıyla karşılaşa bilmektedir. Uzmanlar internet bağımlılığı tedavisinde mutlaka bir psikolok ya da psikiyatristten yardım alınması gerektiğini belirtmektedir.